Dünya’nın her tarafından insanı buluşturup kendi has dokusunu bozmadan yapılan etkinlik sayısı bir elin parmaklarını geçmeyecektir. İşte Oktoberfest bu sayılı etkinliklerden biri. Sonuna kadar Bavyera kültürünü hissedeceğiniz ve her daim mutluluk hormonu salgılayacağınız bir festival Oktoberfest. İlk yazımızda yer alan açıklamalardan sonra gidip görüp test ettik ve tam puan verdik.
Festival alanı Theresienwiese’e ulaşım metro ile gayet rahat bir şekilde sağlanıyor. Festivalin saat 9:00’da başlayıp 22:30’da sona ermesi sebebiyle herhangi bir ulaşım yoğunluğu yaşanmıyor.
Festival alanın birçok giriş kapısı bulunmakla beraber ana giriş kapısında OKTOBERFEST yazısı sizleri karşılıyor. Terör olayları sebebiyle sıkı bir güvenlik kontrolünün ardından alana giriliyor. Bu yıl alınan bir kararla sırt çantası ile alana girişler yasaklanmış. Tabi gezginler açısından sıkıntı yaratacak bir durum ama güvenlik açısından haklı buluyoruz.
Festivalin en kritik noktalarından biri doğru çadır seçimi diyebiliriz. Her bir çadırın binlerce kişiyi ağırladığını ve tarzlarının farklı olduğunu söylemeyeliyiz. Tüm çadırlarda canlı müzik bulunmakta ve geleneksel Bavyera şarkıları çalmakta yer yer Oasis,U2 ,ACDC’den parçaları da duyabilirsiniz. Bavyeralılara çadır konusunda danışabilirsiniz.Bizim öğrendiklerimizi ve gözlemlediklerimizi de sırayacağız.
Marstall: Festivalin üst gruba hitap eden çadırı diye geçmekte.Girişin şık giyimli kişilerin olduğu çadırlardan biri. İçine girdiğimizde abartılacak bir durumun olmadığı yaşlı kesimin çoğunlukta olduğu çadır denebilir.
Hacker-Festhalle: Oktoberfest araştırması yaparken çıkan ilk görselin olduğu çadır diyebiliriz. Gökyüzü temalı çadır eğlenceli atmosferi ve genç kitlesi ile uğranması gereken çadırlardan.
Löwenbrau-Festhalle: Birası diğer çadırlara göre biraz farklı gelse de eğlence açısından gidilebilecek çadırlardan.
Winzerer Fahndl: Münihin en popüler bira markası Paulaner’in çadırı eğlenceli çadırlar
arasında yer alıyor. Özellikle müzikleri konusunda diğer çadırlara göre daha evrensel parçalara da yer veriyorlar. Gidilmesi gereken çadırlardan.
Hofbrau Festzelt: Münih’in en meşhur birahanesinin çadırı eğlence için ideal çadırlardan biri dekoru da gayet güzel. Özellikle gençlerin tercih çadırlar arasında yer alıyor.
Augustiner Festhalle: Diğer bir ünlü bira markasının çadırı olan Agustiner en iyiler arasına girdiği söylenemez.
Schottenhamel: Eğlence için tercih edilecek çadırlar arasında yer almakta. Alman gençlerin çoğunlukta olduğu çadırda yer bulmak zorlayıcı olabiliyor.
Weinzelt: Bira ile aranız değilse şarap için uğranılacak bir durak. Tabi festival bira üzerine kurulu olduğu için önerilecek bir çadır değil.
Genel olarak çadırlara girişte bir sıkıntı bulunmamakta,asıl mesele oturacak masa bulmakta oluyor uzun süre ayakta dolanarak yer aramakla meşgul olabiliyorsunuz.Gündüz vakitleri bu işlem kısa sürede halledilirken akşam saatleri çadırlar tamamen doluyor.Masa bulmak gerçek anlamda zor oluyor.Çadırlarda masaların bir kısmı rezervasyonlu oluyor bunu da dikkate alarak masaları seçmek gerekiyor.
Bizim gözlemleyip deneyimlediğimiz çadırları bu şekilde sıralayabiliriz.